Süleyman Hacısalihoğlu: Kulübü futbolun içinden gelen isimler yönetmeli!
Trabzonspor'u Yönetenler Konuştu-39
Süleyman Hacısalihoğlu kimdir?
1953'te Trabzon - Akçaabat'ta doğdu. Restoran ve turizm sektöründe faaliyet gösteren şirketler kurdu. 1976'da, henüz 23 yaşında Akçaabat Tütünspor Başkanı oldu. Akçaabat Sebatspor'da dört dönem yöneticilik yaptı. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis üyeliği ve çok sayıda dernek, sivil toplum örgütünde bulundu. Evli ve dört çocuk babası.
1972 yılından beri
Her Trabzonlu gibi kendimizi bildik bileli Trabzonsporluyuz. 1972'den itibaren ise kendimizi tamamen Trabzonspor'un içerisinde bulduk. Trabzonspor'u devamlı takip ediyorduk. O zamanki şartlar çerçevesinde Trabzonspor'un hiçbir deplasman maçını kaçırmazdık. O gün, bu gündür Trabzonspor ateşimiz hiç sönmedi. Son dönemlerde idari anlamda yapılanlar ve sportif alanda alınan sonuçlar bizi biraz uzak tutsa da Trabzonsporluluğumuzu zedeleyemez.
Yöneticilik teklifi
Akçaabat'ta restoran açmıştım. O dönem de Trabzonspor Kulübü Başkanı Sayın Mehmet Ali Yılmaz'dı. Takım, tüm kamp yemeklerini bizim restoranda yerdi. Burada yönetimle iyice kaynaşmıştık. Kendisiyle yakın ilişkilerimiz olan Sayın Hikmet Onur bana 1992'de yöneticilik teklif etti ve ben de kabul ettim. Gurur ve şeref duydum. Yöneticilik kariyerim böylelikle Sayın Mehmet Ali Yılmaz Başkanlığında başladı.
Kavga etmezdik
Yönetim kurulu toplantılarımızı genellikle Asbaşkanımız Hikmet Onur yönetirdi. Toplantılarımız her daim ahenk içerisinde geçerdi. Hikmet ağabey, tüm mesaisini Mehmet Ali Yılmaz tesislerinde verirdi. Biz de onu yalnız bırakmazdık. Toplantılarımızda fikir ayrılıkları olurdu ama kavga asla olmazdı. Çünkü yönetimimiz toplama değildi; hepimiz can ciğer arkadaştık.
Ekonomiyi Mehmet Ali Bey yönetiyordu
Kulübün ekonomisini Başkanımız Mehmet Ali Yılmaz yönetiyordu. Ayrıca o dönemler İstanbul ve Ankara'daki ağabeylerimiz kulübe ciddi kaynak oluşturuyordular. Ağabeylerimizin isimleri bir yere gittiği zaman kulübe ciddi kaynak sağlanırdı. Ayrıca kulüp için düzenlediğimiz gecelerde de iyi girdiler sağlardık. Görevde bulunduğum üç dönem, çok keyifliydi. Trabzonspor adına oldukça iyi işlerin altına imza attığımızı düşünüyorum.
Havalimanında karşılanırdık
Deplasmana gittiğimiz zaman, arkamızda 30-40 basın mensubu olurdu. Gittiğimiz ilin Paşası, Valisi, Emniyet Müdürü havalimanında bizi karşılardı. O günler unutulur mu? Şimdi herkesi soğuttular. Başarı olmayınca insanlar da Trabzonspor'dan uzaklaştılar. Bir de Mehmet Ali Bey'in ağırlığı vardı tabii.
İstifa ettik
Bir dönem istifa ettik… Hikmet ağabey asbaşkan iken, Mehmet Ali Bey dışarıdan, yönetim kurulunun üzerine Ender Asman'ı getirdi. Bunu kabul edemezdik. Tüm hesap kitaplar ondan sorulacaktı. Bunun yanlış olduğunu dile getirerek Hikmet ağabey istifa edince beraberinde ben ve Şadan Eren ile Hayrettin Hacısalihoğlu da istifa etti. Sonraki dönem Mehmet Ali Bey, Hikmet ağabeyi yeniden görevlendirince biz de kulübe geri döndük.
Futbolun içerisinden gelenler
Trabzonspor önceden de profesyoneldi ama amatör ruhla yönetilirdi. Şimdi her şey profesyonel. Bana göre Trabzonspor'u, futbolun içerisinden gelenler yönetmeli. İşi bilen adamlar kulübü yönetmeli. Bu insanların da lobisi güçlü olmalı. Trabzonspor'un her yerde ağırlığı olmalı. “Param var, kulübe başkan olayım” mantığı artık kalktı. Trabzonspor işi bilen ekipler tarafından yönetilirse, tarihteki gibi yine büyük başarıların altına imzasını atar.
Yeni gelen nesil
Trabzonspor'da eskiler küstürülmemeli. Eskiler derken… Kulübe mâl olmuş isimler. Her daim fikir alışverişi yapılmalı. Arada kopukluklar var. Samimi anlamda bütünleşme sağlanmalı. Trabzonspor sevgisinin yeni gelen nesle aktarılması için çaba gösterilmeli. Bunun için Trabzonspor'u başarıya taşıyanlara danışılmalı. Yeni nesil başarı göremedikçe takımdan soğuyor. Eskiden on kişinin dokuzu Trabzonsporlu idi. Şimdi ise öyle değil.
Futbolcu yöneticiden!
Biz, futbolcularla ağabey-kardeş gibiydik. Şimdiki futbolcuların yöneticileri tanıdıkları yok. Bakın; futbolcu, yöneticiden zengin olmamalı. Şimdiye bakarsanız, kadroya giremeyen oyuncu dahi yöneticiden zengin. Bizim zamanımızda öyle değildi. O dönemki futbolcu kardeşlerimle hâlâ görüşürüm. Bizim elimizde büyüdüler. Şimdi böyle bir samimiyet görebiliyor musunuz?
Belli yaştan sonra
En son, iki sezon önceki Fenerbahçe maçına gittim. Belli yaştan sonra yenilginin stresini rahat kaldıramıyorsunuz. Biz de geçmiş dönemlerde olduğu gibi rakibe korku salan bir takım olamadığımız için çoğu zaman yenilgiyle karşılaşıyoruz. Bu, benim kolaylıkla hazmedebileceğim bir şey değil. Maçlara umutla gidemiyorum. 2-0 öndeyken dahi rahat değilim. Bunlar, bizleri stattan uzaklaştıran etkenler.
Camiada samimi anlamda birliktelik sağlanmalı. Trabzonspor'a her kesim sahip çıkmalı. (3 Haziran 2016)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.