Trabzon’un simge mekanlarından biri olan Boztepe’nin Karadeniz’e bakan kuzey yamaçlarındaki mağaralar ve yapılar, tarihi süreç içerisinde farklı dinlerin keşişlerine, din adamlarına ev sahipliği yapmıştı.

Roma İmparatorluğunun Hıristiyanlığı resmi din olarak kabul etmesinden sonra, imparatorluk sınırları içerisinde farklı dinlere inananlar, süreç içerisinde dinlerini değiştirmişlerdi. Trabzon’da yaşayanlar o yıllarda genelde İran (Pers)kaynaklı mithra dininde idiler. Boztepe’nin adı da o yıllarda Mitrha dağı idi. Boztepe’de bir de Mithra heykeli varmış. Bu heykel, hristiyanlar tarafından yıkılmış. Yerine de Kızlar Manastırı yapılmış. Kızlar Manastırı’nın içinde küçük mağara var.

Hasan Kurt’un yazdığı, Bir Zamanlar Trabzon(2) adlı eserde, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde yaşayan eğitimci merhum Hami Nayır’ın Kızlar Manastırı ve Boztepe’yi anlattığı bölümler var.

Nayır, Kızlar Manastırı ve Boztepe hakkında şu bilgileri verdi;

‘Kızlar Manastırı bizim evin yüz yüzeli metre yukarısında idi. Manastır’da her saat başı çan çalardı. Manastır sarı boyalıydı. Büyük bir çan kulesi vardı. Çan kulesinden yankılanan ‘dan dan’ seslerini duyardık.Rum eşrafından biri öldüğünde çan kulesinden yavaş yavaş matem havası sesi gelirdi. Rumlar, Pazar günü süslenir Kiliseyi giderlerdi, evlerinin kuytu yerlerinde mum yakarlardı. Kızlar Manastırı’ndaki kızlar, hava açık olduğunda çimlerde oturur, bizde uzaktan seyrederdik. Boztepe tamamen çıplaktı. Bir ağaç bile yoktu. Adı üzerinde ‘boz tepe’…1936 yılında 1. Umum Müfettişi Tahsin Uzer’in gayretiyle ve emriyle Boztepe ağaçlandırıldı. Beşikdüzü Orman başkatibinin anlattığına göre, Tahsin Uzer, ‘Boztepe mükemmel bir yer neden ağaçlandırılmasın’ demiş. Zamanın parasıyla 36 yada da 46 bin lira tahsisat getirmiş. Birde yıllarını hapishanede geçirmiş insanları, oradan alarak ağaç ocaklarını hazırlayıp çam fidanı diktirmişti’

Bu köşede, Bir Zamanlar Trabzon(2) adlı eserden alıntı yapacağız. Çünkü, eser Trabzon’un bir dönemine ışık tutuyor.