Ezgi Alp
Harmandan Stada
Herkese Merhabalar, ilk yazımı yazdığım için biraz heyecanlıyım. Sizlerle kalemimin ve yorumumun yettiğince futbol konuşacağım. 24 yaşında ki bir kadın olarak “Aman da bu kız futboldan ne anlar?” sözleri ile çokça karşılaştım. Ama benim futbol sevdam çocuklukta başladı. Birçoğumuz, fındığın serildiği harmanı bilir, benim abilerim bu harmanda fındık serilene kadar futbol oynardı. Öyle özenerek izlerdim ki onları, beni de alacaklar mı bir gün aralarına diye düşünüp dururdum. Hatta belki beni de oynatırlar diye uzağa kaçan topları seve seve getirirdim onlara. Harmandan bugüne şimdi gerçekten maç takip eden, idman izleyen bir spor muhabiriyim. Bu işin içine girince de insan bazen diyor ki keşke olay harmanlarda, mahalle aralarında oynanan o oyun kadar masum kalsa…
Gelelim günümüze, bugün en konuşulan konulardan biri olan yabancı sınırı hakkında birkaç düşüncem var. Sizlerle paylaşmak isterim; bu kuralın getirilmesinde ki amaç yerli oyuncu yetiştirmek, tamam yetiştirelim bugün harmanda “Ronaldo… Ronaldo….” diye koşan çocuğu alıp yarın Mesut Özil’in karşısına koyalım… E motive olsun diye maaşını artıralım… haydi bakalım yetişmiş yerli yıldız oldu. Oldu mu?
Böyle yerli yıldız yetişmez, ha ama bence Trabzonspor’da Sturridge ile Sosa ile idman yapmış yarın Hamsik ile idman yapacak olan çocuk, bir anda 2.Lig’de forma bulamazken de yerli yıldız yetişmez. Sorun yetenekte değil, sorun potansiyelde değil, sorun sistemde…Yusuf Yazıcı, Trabzonspor’dan çıkan Milli bir yıldız ve yetenek. Gurur tablosu… Ama emin olun, o hedefe ulaşmak kolay değil… Yusuf oldu yine olur diye gidersek çok hata yaparız. Para, ün bunlarla başa çıkabilmek önemli bir sınav, yedek kalmayı kabul edebilmek, formaya küsmemek… Yani düşünebiliyor musunuz? Bugün A Takım ile maça çıkan bir çocuk yarın yedek kalınca kadroya giremeyince neler yaşıyor... İşte bunların hepsine çözüm ne olur, bu çocukların önce kendi arasında rekabeti olur.
Sürekli bahsi geçen Rezerv Lig uygulamasından bahsediyorum. Bugün Hakan Yeşil’i alıp Mesut Özil karşısına atamayız, bugün onu alıp dünya devi yıldızlarla karşılaştıramayız. Ama bu çocukları alıp, 2.Lig’de de yedek kulübesine de hapsedemeyiz. Geçen yıl kiralık sözleşmesine koyuldu denilen oynatma zorunluluğu maddelerine rağmen birçok genç maça çıkamadı. Takımların yaptığı açıklama ise senin onun o takıma gönderilmesi ile aynı sebep zaten, “Şampiyonluk mücadelesi veriyordum, tecrübeli oyuncu oynattım.” Umuyorum, bu çocuklar kendi aralarında yine kendi kulüp formaları ile oynatılır, işte o zaman tecrübe kazanırlar, yetenekli olanlar sıyrılır, bizde yıllarca izleriz…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.