Oltaya Vuranlar

Oltaya Vuranlar

Ankara’da ‘tanıtım’ yalanı!

Ankara’da ‘tanıtım’ yalanı!

Ankara’da düzenlenen Trabzon tanıtım günlerine, Ankaralılar ve bu kentte yaşayan Trabzonlular ilgi göstermedi. Tanıtım günleri için Trabzon valiliği, Trabzon Büyükşehir ve ilçe Belediye başkanları, Ticaret Odası ve diğer meslek odaları onlarca çalışanını, Trabzon’dan Ankara’ya taşıdı.

Binlerce lira harcanarak gerçekleştirilen Trabzon tanıtım günlerinin, panayıra dönüştüğünü söyleyen bir STÖ temsilcisi, ‘Tanıtım günlerinin düzenlendiği mekan kent merkezine uzak. Özel araçla az sayıda insan geldi. Bir kentin bir bölgenin tanıtımında, kültür ve sanat etkinlikleri olur. Tanıtım, fabrika tereyağını, mısır ununu, telli peyniri, çayı satmak ile olmaz. Valiliğin, belediyelerin, meslek odalarının bu etkinliğe harcadıkları para ile Trabzon’da bir değil iki okul yaptırırlardı.’ Dedi

Gazeteci Cevat Kol ise; ‘Habu yalan Ankara günleri’ başlıklı yazısında;

‘Ankara’ya Trabzon günlerine katılan gazeteci arkadaşlar şu stantlardan birer ikişer kare fotoğraf paylaşın. Trabzon ve ilçeleri hangi ürünleri sergiliyor görelim. İki ilçeyi gördüm, Araklı ve Sürmene… Sürmene stantında çayı gördüm. Hem de Mayıs çayı. Araklı stantında Recep Başkan ve ahaliyi gördüm. Tabela var içerik yok’ dedi. Kol; ‘yazmayayım diyorum. İçim rahat etmiyor. Duyarsızlık bir ülkeye en büyük ihanettir. Ankara’daki Trabzon günlerinde, Trabzon tereyağı satılıyor. İneğin yanından geçtiği yok. Hayvanlar yaylaya doğru yola çıktı. O yağlar nereden. Çaya baktım. Mayıs çayı geçen yıldan kimden kaldı? Hiç kimsede! Ama stantlarda koli koli… Kimi kandırmaya çalışıyoruz. Kaliteli işler neden yapmıyoruz? İlçeler stant açmış. Basılı broşürler var. Diğerlerini yazmıyorum. Çok ince ve üzücü detaylar. Trabzon günleri sadece köfte, kuymaklık peynirden, mısır unundan ibaret değildir’ diye ekledi.

Xxx

Önceden; GS, FB, BJK taraftarları kendileri şampiyon olamıyorsa Trabzonspor olsur derdi!

Şimdi ise; aman Trabzonspor olmasın da kim olursa olsun diyorlar.

En büyük olmak böyle bir şeydir. (Şükrü Kuleyin)

Xxx

Geçit vermeyen

Dağları aşmış!

AKP hükümetleri döneminde, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlarının açıklamalarını manşetten okurlarına duyuran yerel Taka Gazetesi, geleneksel yayın politikasını Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ve Karayolları Genel Müdürü Abdulkadir Uraloğlu ile devam ediyor.

Bakan Karaismailoğlu İkisu köprüsünün açılışında ’Biz geçit vermeyen dağları tünellerle, derin vadileri de viyadüklerle aşanlarız.’ demiş.

Bakan beyden önce de dağlar tünelle, vadiler viyadükle aşılıyordu.

Dağları tünelle vadileri viyadükle aşan Bakan Karaismailoğlu ve Karayolları Genel Müdürü Abdulkadir Uraloğlu, ne hikmetse 4 km. lik Aktoprak- Uğurlu ve 6 km. lik Karşıyaka- Uğurlu yolunu 10 yıldır yapamadılar, hizmete açamadılar.

Türkiye’de konforlu

Yaşamanın sırları:

Son dönemlerde TV’lerdeki siyasi programlarla ismi öne çıkan akademisyen Doç. Dr. Can Kakışım, Giresun’da uzun yıllar restoran işleten Trabzonlu Hacı Kakışım’ın oğludur.

Can Kakışım, twiter hesabından ‘Türkiye’de konforlu yaşamanın sırları’ nı şöyle sıraladı;

1- Mümkünse düşünme

2- Düşünsen de konşma

3- Konuşsan da yazma

4- Yazsan da adını verme

5- Adını versen de hemen inkar et

6- Edemiyorsan da ’15 Temmuz da sokağa indim’ falan de

7- Diyemiyorsan da dış güçlere, FETO’ya bağla, koyver gitsin

Münir Koçhan’ın feryadı!

Maçka’nın önemli simalarından, iş adamı Münir Koçhan, ülkenin her geçen gün kötüye gittiğini iddia etti.

Dağlarda, yaylalarda, köylerde hiçbir hareketliliğin olmadığını belirterek şöyle dedi;

‘Geçen yıl bu aylarda buralar cıvıl cıvıl insan kaynardı. Bu yıl her taraf sessiz, çıt yok. Sanki ölüm sessizliği. Kimse pahalılıktan evinden çıkamıyor. Böyle rezillik olur mu? Kim, bu işi dış güçlere, pandemiye, savaşa bağlıyorsa, Allah onun cezasını versin. Ülkemiz elden gidiyor. Kimsenin umurunda değil. Bu ülkenin yabancılardan ve bu ülkeyi bu duruma düşürenlerden bir an önce kurtulması lazım. Ülkenin sokakları Suriyeli, Afganlı ve Araplara kaldı. Yarın bu gidişle bu ülkede Türklerin de yeri kalmayacak. Ben, bu durumu çok vahim görüyorum’.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.